Düğün müzisyenliğim bitti!...

piynst' Alıntı:

Verdiğiniz karar hakkınızda hayırlı olur inşallah.
Ben de yaklaşık 25 yıldır düğün işleri yapan biri olarak bir şeyler söylemek istiyorum.
Öncelikle bizim buralarda " atılan para" diye bir durum yok, hiç olmadı. Çok nadir, başka yöreden gelen insanlar burada düğün yapıyorsa atılıyor, onu da çocuklar dahil herkes topluyor; hatta bir defasında kameramanın cebine koyduğunu gördüm. İçeriye çağırıp yaptığının yanlış olduğunu söyledim, herkes alıyor dedi. Sen alma dedim
Herkes kalitesizlikten bahsediyor! Acaba kim bu kalitesiz, ucuz iş yapanlar?
1980'li yıllarda saz grupları vardı. Oldukça keyifliydi tabi. Bazen eski düğün videoları denk geldiğinde bakıyorum da, şimdikilerden daha iyi müzisyenler değillerdi; ama ağırlıkları ve saygınlıkları vardı. Çünkü müzisyen azdı. Müzik dinleyebilecek imkanda yoktu. Kasetçalar alabilmek bile çok zordu. Radyo tv sadece trt vardı.
1990'larda piyanist şantörler türemeye başladı. Özel radyo tv ler çoğaldı. Tabi müzisyende çoğaldı. Müzisyenin birikimi ve bilgisi arttı ,seviyesi düştü. Sahnede bira içmeler, kısa pantolonla düğün çalmalar, cd den oyun havası açıp pistte göbek atmalar vs.. Dolayısıyla saygınlık sıfıra indi. 1990'lı yılların arabesk albümlerinde Roland sesleri hatta ritimleri bolca kullanıldı. Bu ritim ve sesleri düğünlerde duyan insanlar oldukça mutlu oldu. Fakat bu olay düğünlerde şahsen benim hiç beğenmediğim, bol pitch benderli (macunlu ) Roland klarnet sesi beklentisine neden oldu. Ben o yıllarda radikal bir kararla Korg İ4S aldım. Başta yadırgansam da kendi saundumu kendi bölgemde kısa sürede kabul ettirdim ve yukarıda bahsettiğim macunlu Roland saundu benim muhitimde kabul görmemeye başladı. Allaha çok şükür 25 yıldır bu işten çok ekmek yedim, daha ne kadar kısmetim varsa devam edeceğim...
Özellikle genç arkadaşlara tavsiyem şudur:
Mutlaka diğerlerinden bir farkınız olmalı ki tercih edilesiniz. Yani herkesle aynı şeyi yapıyorsanız en ucuz kimse o çalar. Sadece düğün işi yaparak hayat idame ettirilemez; mutlaka bir işiniz olsun, müzisyenlik ek iş olsun.
Sabredip okuyan herkese teşekkürler...

Genişletmek için tıkla ...

ezaula' Alıntı:

Yukarıda söylenenlere aynen katılıyorum. Yanlız eski hiçbir zaman geri gelmedi, gelmez. İnsanların zevkleri, davranış biçimleri ve sosyal konular küresel olarak değişirken, toplumların davranışlarıda kendi içerisinde yine değişir. Bunlar çok uzun periyodlu dönemlerdir. Belki iki-üç nesil, belki daha fazla. Dünyanın güneşin etrafında dönerken aynı zamanda kendi etrafında dönmesi gibi. Yanlız söz konusu olan müzik ise durum biraz vahim. Hele ki teknolojide müziğe karıştıysa dönüş zor. Kimine göre gelişmedir, kimine göre yozlaşma. Teknoloji müziği nicelik olarak geliştirirken, nitelik olarak düşürüyor malesef. Belki orgların yada sample'ların çıkmaya başladığı dönemlerde bir bağlamacı yada bir klarnetçide piyanist şantörler için benzer şeyler düşünmüş olabilir. Buna engel olmanın bir yoluda yok. Dünyanın dört bir yanında yüzbinlerce insan savaş veya açlık nedeniyle katledilirken dizi gibi tv'den seyreden insanlığın, müziğin ve müzisyenin değerlerini korumak için bir ortak akıl oluşturmasını ve uygulamasını beklemek hayal olur. O yüzden ya çağa ayak uydurur bu deveyi güdersin, yada bu diyardan gidersin. Acı ama gerçek bu. Bizler nispeten şanslı nesilleriz, önümüzde biraz daha süre var.
Biraz dağıtmış gibi görünebilirim konuyu ama temel problem dünyanın işleyiş sisteminde.

Genişletmek için tıkla ...